1984 - George Orwel - Deneme Blogu

Breaking

Öylesine

About

test banner

Post Top Ad

Responsive Ads Here

Post Top Ad

Responsive Ads Here

PerÅŸembe, AÄŸustos 04, 2016

1984 - George Orwel


Yazarın ilk okuduğum Hayvan Çiftliği romanından sonra listeye almıştım kitabı. Eğer bir yazarın sizi etkileyen bir kitabını okumuşsanız sonraki kitabının sizdeki beklentiyi karşılamaması gibi bir tehlike vardır. Bu nedenle biraz merak biraz da endişeyle başladım kitaba.

Roman ilk olarak 1949 yılında "Avrupa'daki Son Adam" ismiyle yayımlanmış ancak daha sonra satış stratejisi gereÄŸi "1984" olarak ismi deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ. Adı ne olursa olsun alegorik yapıda anti ütopik ya da distopik olarak tabir edilen, kötünün kurgulanmasında bir baÅŸyapıt olduÄŸu muhakkak. Kurgunun bu kadar baÅŸarılı olmasında yazarın hayatının ikinci dünya savaşı yıllarına denk gelen yaklaşık 8 yıllık dönemini polis olarak geçirmesinin ve bu dönemde ÅŸahit olduÄŸu karşılaÅŸtığı antidemokratik ve acımasız uygulamaların da  etkisi olduÄŸu hissediliyor. Sanki bu etkiyle ortaya atılan "düşünce polisi" gibi oldukça ürkütücü bir kavram romanda en az "Büyük Birader" kadar ağırlığını hissettiriyor.

Hikaye Okyanusya isimli, Büyük Birader isimli tek parti yönetimindeki  hayali bir ülkede yaÅŸanıyor. Devlet Büyük Biraderin yönetiminde totalitarizmin zirve noktasını yaÅŸamaktadır. Her yerde kapatılması yasak olan dev ekranlardan hiç durmaksızın yapılan propagandalar. Yönetim insanlarının sadece kendi varlığı için yaÅŸamasına izin veriyor. Düşünce suçunun cezası ölüm. Birbirini severek evlenmenin, sevgiyle iliÅŸkiye girmenin cezası da ölüm. Bireyler sadece çocuk yapmak için beraber olabilir. Toplumun kullandığı dilde de 2050 yılında tamamlanması planlanan köklü deÄŸiÅŸiklikler yapılmaktadır. Buna göre -iyi- kelimesi kullanılıyorsa -kötü- kelimesini kullanmak yerine -iyi deÄŸil ---mükemmel- yerine de -çift artı iyi- kelimelerini kullanmak yeterli olacaktır. Fazla bulunan kelimeler dilden çıkarılacaktır. Böylece dil devrimiyle toplumun düşünce yapısını da kontrol etmek kolaylaÅŸacaktır.

Yaşam standardı her geçen gün daha kötüye giderken dev ekranlardan açıklanan ve manipule edilen verilerle bunun tam tersi bildirilir. Bireylerse sadece davranışlarından değil fikirlerinden, mimiklerinden hatta uyurken sayıkladıklarından bile sorumludur.

Yazar bu zifiri karanlıkta bizi görünüşte her söylenileni yapan tüm propaganda faaliyetlerine katılan ancak kendi iç dünyasında sistemi sorgulayan ve gizlice gerçek düşüncelerini yazmaya başlayan Winston Smith ile tanıştırıyor. Kısa bir süre sonra da Winston'un hayatına Julia isimli gizemli ve genç bir kız giriyor. İki aşık için her şeyin daha iyiye gitmesi beklenirken insanın nasıl "hiç" e düşürülebileceği gerçeğiyle karşılaşılıyor.

Ben romanı okuduktan sonra filminin de olduğunu öğrendim ve izledim. İlk yarım saat merak uyandırıcı olsa da sonrası ilerlemeyen bir film yapmışlar. Kitaba sadık kalmaya çalışmışlar ama yazarın vermeye çalıştığı mesajın çeyreğini verememişler.

Son olarak sevgili okur, iyi ki televizyonu kapatma özgürlüğümüz var...

Sevgiyle kalın...


9 yorum:

Daha Mutlu YaÅŸam dedi ki...

Televizyonu kapatma özgürülüğüne ban de bayılıyorum :)

Abdullah ÖZER dedi ki...

Özellikle de bu aralar bayılmamak mümkün mü :)))

Söz Sanatı dedi ki...

Bu kitabı okumadım ve aşırı ilgimi çekti. Biraz da günümüzle bağlantı kurdum sanki, bilmem sana da öyle geldi mi. O kadar karanlık değilse de benzeyen noktalar var gibi. İnşallah bir fırsatını bulup okurum.

Abdullah ÖZER dedi ki...

Leb demeden leblebiyi anlayan insan da baÅŸka oluyor :)

Emine BektaÅŸi dedi ki...

Hayvan ÇiftliÄŸi'ni aldım, sırada bekliyor. BeÄŸenirsem bunu da okurum inÅŸallah ⭐

Abdullah ÖZER dedi ki...

Hayvan Çiftliği bu kitaba göre daha kolay ve daha etkileyici. Sanırım beğenirsin :)

KÄ°TAP EYLEMÄ° dedi ki...

"Son olarak sevgili okur, iyi ki televizyonu kapatma özgürlüğümüz var..." şu söz var ya slogan olur :D

Abdullah ÖZER dedi ki...

Ya ciddimisin. Çok pis gaza geldim haberin olsun :))

Ayşe Gülşen... dedi ki...

Ne zamandan beri bilgisayarımda indirilmiş beni bekliyor inanın unuttum. Başlarını okudum. Şöyleydi başları. Televizyonları kapatma yasağından ve büyük gözün sürekli onu izlemesinden rahatsız oluyor, küçük bir kağıt ve kalem (varmıydı ya da başka birşeyle mi yazmaya çalışıyor tam hatırlamıyorum) alıp yazmak için saklanacak yer arıyor. Ben tam olarak burda koptum. Ara verdim hem de baya. Ama çok okumak istiyorum. İnşallah okuyabilirim.

Yorum Gönder

Post Top Ad

Responsive Ads Here